hacivat karagöz neden öldürüldü

siyahkalem
ezel "ezop" akay yönetmenliğinde, senaristliğini levent kazak'ın üstlendiği 2006 tarihli bir şahika filim. zannımca dünyanın en güzel filmidir. zengin oyuncu kadrosuyla dikkat çeker:
-haluk bilginer (karagöz)
-beyazıt öztürk (hacivat)
-güven kıraç (kadı pervane)
-şebnem dönmez (ayşe hatun)
-levent kazak (oyunbaz dimitri)
-ayşe tolga (nilüfer hatun)
-altay özbek (çoban efendi)
-serdar gökhan (köse mihal)
-ayşen gruda (kam ana)
-ezel akay (eşrefoğlu süleyman bey)

hikayenin giriş kısmı (çok sıpoylır yok)
orhan gazi bursa'sında geçer hikaye. bursa, türkmenlerin ve bilcümle halk kitlesinin uğrak yeri olmuştur. filmdeki deyişle "bursa: şehr-ü orhan gazi! müslüman, gavur, yörük; hepsü içiçedür!" moğolların anadoluyu istila ettikleri dönemde herkes moğollardan kaçarak, bizans'a bile kök söktürmeye başlamış olan orhan gazi'nin beyliğinin merkezi olan bursa'ya kaçmaktadır. eşrefoğlu beyliğinin veziri kadı pervane de moğollara, yani "tatar"a karşı eşrefoğlu süleyman beyi ve beyliğini feda ederler; kendilerini kurtararak emrindeki silahlı birlikle bursa'ya gelirler.
yörük bir aile olan karagöz ve onun annesi kam ana da; "eşrefoğlu beylüğünün elçüsü" hacı ivaz, yani hacivat efendi de yolu bursa'ya düşenlerdendir. bu ikili, komik bir şekilde karşılaşırlar diyelim de daha fazla spoiler vermeyelim.


filmin belki de en estetik unsuru, kullanılan dildir. dönemin eski anadolu türkçesi çok hoş olmuştur ve dahi şahsi nazarımda bu dilin kullanılmadığı tarihi filmler hep bir şeyler eksik olarak izlenmiştir tarafımca.

film için söylenecek pek çok şey var şüphesiz. kalenderiler, ilkel komünal geleneklerin yansıtılması, gölge oyunu sembolizasyonları ve ortaoyunu denkliklerinin çok zekice sergilendiği bu şaheser hakkında bilimsel makale de yazılmıştır:
-mehmet aça & mustafa aça - Hacivat ile Karagöz'ü Belli Bir Döneme Tarihsel Kişilikler Olarak Konumlandırma Çabalarına Sinemadan Bir Örnek: "Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü?" Filmi

filmde en sevdiğim replik ile sonlandırayım:
"menü bilürsün kadu.. cenk itmee; sevüş... men buna inanurun!"